SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

TEVBE BAHSİ

<< 2767 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

49 - (2767) حدثنا أبو بكر بن أبي شيبة. حدثنا أبو أسامة عن طلحة بن يحيى، عن أبي بردة، عن أبي موسى قال:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم "إذا كان يوم القيامة، دفع الله عز وجل إلى كل مسلم يهوديا أو نصرانيا. فيقول هذا فكاكك من النار".

 

{49}

Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Usâme, Talha b. Yahya'dan, o da Ebû Bürde'den, o da Ebû Musa'dan naklen rivayet etti. (Şöyle demiş): ResûluIIah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Kıyamet günü geldiği vakit Allah (Azze ve Celle) her müslüman'a bir yahudi veya hıristiyan verecek ve : Bu senin cehennemden fidyendir, diyecektir.» buyurdular.

 

 

50 - (2767) حدثنا أبو بكر بن أبي شيبة. حدثنا عفان بن مسلم. حدثنا همام. حدثنا قتادة؛ أن عونا وسعيد بن أبي بردة حدثاه؛ أنهما شهدا أبا بردة يحدث عمر بن عبدالعزيز عن أبيه، عن النبي صلى الله عليه وسلم قال "لا يموت رجل مسلم إلا أدخل الله مكانه، النار، يهوديا أو نصرانيا" قال فاستحلفه عمر بن عبدالعزيز بالله الذي لا إله إلا هو! ثلاث مرات أن أباه حدثه عن رسول الله صلى الله عليه وسلم. قال فحلف له. قال فلم يحدثني سعيد أنه استحلفه. ولم ينكر على عون قوله.

 

{50}

Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivayet etti. (Dediki): Bize Affân b. Müslim rivayet etti. (Dediki): Bize Hemmam rivayet etti. (Dediki): Bize Katâde rivayet etti. Ona da Avn ile Said b. Ebî Bürde rivayet etmişlerdir ki, kendileri Ebû Bürde'yi Ömer b. Abdilâziz babasından, o da Nebi (Sallalîahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen rivayet ederken görmüşler. Nebi sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuşlar:

 

«Müslüman bir kimse ölürse, Allah onun yerine cehennem'e bir yahudî veya hıristiyan koyar.»

 

Bunun üzerine Ömer b. Abdi'l-Aziz, babasının bu hadîsi Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den rivayet ettiğine kendinden başka ilâh olmayan Allah hakkı için Ebû Bürde'ye üç defa yemin ettirmiş. Râvî diyor ki: Ebû Bürde ona yemin etti. Katâde: Bana Saîd yemin ettirdiğini söylemedi ama Avn'ın sözünü de inkâr etmedi, demiş.

 

 

50-م - (2767) حدثنا إسحاق بن إبراهيم ومحمد بن المثنى. جميعا عن عبدالصمد بن عبدالوارث. أخبرنا همام.

حدثنا قتادة، بهذا الإسناد، نحو حديث عفان. وقال: عون بن عتبة.

 

 

{M-50}

Bize İshâk b. İbrahim ile Muhammed b. Müsennâ hep birden Abdû's-Samed b. Abdi'I-Vâris'den rivayet ettiler. (Demişki): Bize Hemmam haber verdi. (Dediki): Bize Katâde bu isnadla Affan'ın hadîsi gibi rivayette bulundu. O: «Avn b. Utbe» dedi.

 

 

51 - (2767) حدثنا محمد بن عمرو بن عباد بن جبلة بن أبي رواد. حدثنا حرمي بن عمارة. حدثنا شداد، أبو طلحة الراسبي عن غيلان بن جرير، عن أبي بردة، عن أبيه، عن النبي صلى الله عليه وسلم قال "يجيء الناس يوم القيامة، ناس من المسلمين، بذنوب أمثال الجبال. فيغفرها الله لهم. ويضعها على اليهود والنصارى" فيما أحسب أنا. قال أبو روح: لا أدري ممن الشك. قال أبو بردة: فحدثت به عمر بن عبدالعزيز فقال: أبوك حدثك هذا عن النبي صلى الله عليه وسلم؟ قلت نعم.

 

{51}

Bize Muhammed b. Amr b. Ubbâd b. Cebele b. Ebî Revvâd rivayet etti. (Dediki): Bize Harami b. Umara rivayet etti. (Dediki): Bize Şeddad Ebû Talhata'r-Kâsibî, Gaylan b. Cerir'den, o da Ebû Bürde'den, o da babasından, o da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen rivayet etti.

 

«Kıyamet gününde müslümanlardan bîr takım kimseler dağlar kadar günahlarla gelecekler, fakat Allah onlara bu günahları affedecek ve onları —benim zannettiğime göre— yahudilerle hırİstiyanların üzerine yükleyecektir.» buyurdular.                                                            

 

Ebû Ravh: «Şekkin kimden geldiğini bilmiyorum.» demiş.            

 

Ebû Bürde demiş ki: Ben bu hadîsi Ömer b. Abdi'l-Aziz'e rivayet ettim de: Bunu sana baban Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den! mi rivayet etti? diye sordu: Evet! dedim.    

 

 

İzah:

Nevevî’nin beyânına göre bu hadîs Hz. Ebû Hureyre'den rivayet olunan bir hadîs manasındadır. Ebû Hureyre hadîsinde :

 

«Herkesin cennette bîr yeri ve cehennemde bir yeri vardır. Mü'min cennete girdiği vakit onun yerine cehenneme kâfir girer.» buyurulmuştur.

 

Fikâk veya Fekâk: Kurtuluş ve fidye demektir. Kâfir'in mü'min için cehenneme fidye olması: Sen cehenneme girmeyi gerektiren işler yapmıştın, işte senin fidyen budur, manasınadır. Çünkü Allah Teâlâ cehennemi dolduracak muayyen bir sayı takdir buyurmuştur. Kâfirler küfürleri sebebiyle cehenneme girince, müslümanların fidyesi mânâsına gelirler. ,

 

Müslümanların günahlarını bağışlayıp, o günahları yahudilerle Hıristiyanların üzerine yükleme meselesine gelince; buradaki yüklemek tâbiri mecazdır. Yahudilerle hırİstiyanların üzerine yüklenecek günahlar müslümanlarm değil, küfür ve isyan sebebiyle kazandıkları kendi günahlarıdır. Teâlâ Hazretleri müslümanların günahlarını affedince, kâfirlerin günahları kalacak ve onlar sanki iki fırkanın günahlarını yüklenmiş gibi olacaklardır. Şu da bir ihtimaldir: Kâfirlerin açtığı kötü bir çığırdan bazı müslümanlar da gidecek, fakat Allah'ın affına mazhar olacaklar; çığırı açan kâfirlere ise o günahların misli yüklenecektir. Bu babdaki hadîsi biraz önce görmüştük.

 

Hz. Ömer b. Abdi'l-Aziz'in Saîd b. Ebî Bürde'ye üç defa yemin ettirmesi, kalbi mutmain olmak içindir. Zira bu büyük müjdeye pek sevinmiş, bu hususta bir şüphesi yahut hata ve unutma endişesi olup olmadığını denemek için yemin ettirmiş; o da yemin edince kalbi mutmain olmuştur. Filhakika Ömer b. Abdi'l-Aziz ile İmam Şafiî'nin: «Bu hadîs müslümanlar için en ümit bahş hadîsdir » dedikleri rivayet olunur. Ki,  İmam Nevevi: «Hadîs onların dedikleri gibidir. Çünkü onda her müslümanın bir fidyesi olacağına sarahat vardır. Fidye umûmî olarak zikredilmiştir.» diyor.